Sayın Yönetim Kurulu Başkanımız,
Yönetim Kurulu Üyelerimiz,
Geçmiş Dönem Başkanlarımız,
Meclisimizin Çok Değerli Üyeleri,
Disiplin Kurulu ve Onur Üyelerimiz,
Yüksek İstişare Kurulu Üyelerimiz,
EBSOV İcra Kurulu Üyesi ve Kadınlar Birliği Başkanı Sayın Latife TEZCAN,
Basınımızın Kıymetli Temsilcileri,
Sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Ağustos Ayı Meclis Toplantısı’na hoş geldiniz.
Tarihimizde önemli yeri olan ve Afetler Haftası olarak kutladığımız, Türk’lerin ilk Anadolu’ya girişi, Sultan Alparslan’ın Anadolu topraklarını ebedi yurt yapan, 954. yılını kutladığımız 1071 yılındaki Malazgirt Zaferi ile kazanılan yurdu, zaman içinde, kaybetme tehlikesi hasıl olunca, korumak için de, yaşamı savaşlarda geçmiş ve o zaman 40 yaşında olan Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün 19 Mayıs 1919'da Samsun’da başlattığı, uzun süreli toplantı ve hazırlıklardan sonra 23 Ağustos 1921 günü, 22 gün 22 gece süren Sakarya Meydan Muhaberesi'nin zaferle sonuçlanması, Kurtuluş Savaşımızın en önemli kilit taşı olmuş, devamında 26 Ağustos’da başlayan Başkomutanlık Meydan Muhaberesi'ni 30 Ağustos 1922’de zaferle sonuçlandırarak, atalarımızca yurt yapılıp bırakılan, Anadolu topraklarımızı kurtarmış olan, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, komutanlarını, silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve özlemle anıyorum. Mekanları cennet, ruhları şad olsun.
Öncelikle, çok kısa bir video izleyelim. Özellikle, 21. yüzyılında her yönden gelişmiş Dünyasının gözü önünde ve Dünya Ülkeleri yöneticilerinin girişimde bulunmadığı, uzun süredir ve artarak devam eden Filistin Gazze’ de yaşanan özellikle bebekler ve çocukların aşırı etkilendiği soykırım halini dahi geçen insanlık dramını, yaratanları, önlem almayanları “KINIYORUM, KINIYORUM, KINIYORUM”.
Temmuz Ayı Meclis Toplantısında detaylı konuşulan orman yangınları konusuna bağlı olarak bugün orman sanayi, özel ormancılık, orman yangınları hakkında Dünyadan örnekler ve Türkiye ile farklarını ve yapılması gerekenleri değerlendirelim.
Örneğin;
ABD: Ülkenin yaklaşık %58’i orman, bununda önemli bir kısmı özel mülkiyet. Bu model ormanın korunması için özel teşvikler, orman yolları altyapısı ve sanayi orman iş birliği üzerine kurulmuş durumda.
ALMANYA KARA ORMANLARI: Orman sanayisiyle entegrasyon örneği. Özel orman sahipleri ve kooperatifler, sürdürülebilir kesim dikim dengesiyle hem sanayiye hammadde sağlıyor hem de eko turizm geliri elde ediyor. %53 özel orman var, %32'si eyaletlerin, geri kalanı Devletin.
TÜRKİYE: Dünya üzerinde hala ormanın bir sanayi ürünü olduğunu ve doğamız için önemli ihtiyaç olduğunun farkında değiliz. Gündemler çok dar, büyük resme bakabilsek, Ülkemiz iklim krizi neticesinde çöl olma ihtimali yüksek coğrafyalar arasında olacağını düşünürsek , ormanlarımız sanayimiz ile entegre edilerek, ağaç sanayi için hammadde, ihracat ve istihdama katkı sağlayacağı kaçınılmaz gerçektir.
Türkiye için gelecek perspektifi özel ormancılığın önemi devlet tek başına 22 milyon hektar ormanı yönetmekte zorlanıyor. Ülkemizin %29,8'i orman, %99'u devletin mülkiyetinde olduğu için korunamıyor. Sürdürülebilir ekosistem için özel sektörün katılımı şart. Ancak bu “orman vasfını kaybetmiş alanları yasa çıkartıp satmak, üstüne konut ve turizm tesisi yapmak şeklinde değil, uzun vadeli kiralama, sürdürülebilir kesim dikim sözleşmeleri, orman köylüsünü sisteme dahil eden modeller üzerinden olmalı. Orman sanayi, turizm entegrasyonu, orman ürünleri sanayii, mobilya üretimi, kırsal turizm ve ekoturizm birlikte düşünülmeli. En kritik eksik orman yolları yangınlara müdahale, kesim dikim, köylünün ormana erişimi için yol alt yapısı yok denecek kadar yetersiz. Bu olmadan özel ormancılıkta gelişemez.
Milli beyinlerle, yapay zeka destekli ormancılık dijital haritalama, yangın erken uyarı sistemleri, orman envanteri için gelişmiş sensörler, karbon sertifika yönetimi, özel sektör, ithal danışmanlık yerine, milli mühendisler ve yazılımcılarla modern ormancılık sistemi kurmalı.
Türkiye’nin orman politikası hala “koru veya kes” ikilemine sıkışmış durumda. Oysa Dünya modeli “özel sektörle birlikte “koru,işlet,yeniden dik” modelini uygulamakta. Eğer Ülkemiz özel ormancılığı doğru bir hukuki çerçeveyle başlatılırsa, hem mobilya ve panel sanayisinin dışa bağımlı ham madde bağımlılığı azalır. Orman köylüsü için istihdam yaratılır, canlı hayvan ve et ithalatı sıfırlanıp, döviz getirici ihracatı artar, karbon ekonomisi karbon kredisi, yeşil finansmanı açısından ülkemize milyarlarca dolarlık yeni gelir kapısı açılır düşüncelerimi paylaşıyorum.
Değerli Arkadaşlarım, sözlerime duyurularla devam etmek istiyorum.
Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın İdil YİĞİTBAŞI ve Meclis Üyemiz Sayın Ahmet YİĞİTBAŞI’nın kıymetli anneleri vefat etmiştir. Merhume annelerine Allah’tan rahmet, ailesi ve yakınlarına başsağlığı, sabırlar diliyorum. Mekanı cennet, ruhu şad olsun.
Meclis Üyemiz Sayın Gülant CANDAŞ’ın kayınvalidesi vefat etmiştir. Merhumeye Allahtan rahmet ailesi ve yakınlarına başsağlığı, sabırlar diliyorum. Mekanı cennet, ruhu şad olsun.
Hafta içinde ve dün akşam da hissettiğimiz Balıkesir / Sındırgı merkezli depremlerde 1 kişi hayatını kaybettiği, İzmir’de 158 binanın hasar aldığı açıklandı. Bu yaşananlar unutmamamız gereken deprem gerçeğini bir kez daha hatırlatıyor. Buna rağmen, bol toplantılar yapılıyor ama aktif neticeye odaklı hiçbir çalışma yapılmıyor maalesef.
Çeşitli spor branşlarında ülkemizi başarıyla temsil eden her bir sporcumuzu gönülden kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.
H. İbrahim GÖKÇÜOĞLU
Meclis Başkanı